Emir; Vatandaş, 'ben derdimi anlatmalıyım. Bu derdim belediyede meclis üyesi vasıtasıyla çözülmeli. Köyde oturuyorum. Derdimi il genel meclisi üyesine anlatmalıyım. İl genel meclisi üyesi de o problemi çözmek için en azından gayret etti
25.Dönem AK Parti Edirne Milletvekili Şemsettin Emir ile yaptığımız sohbette AK Partinin yaklaşan il kongrelerini değerlendirdik. Emir,'durum Ankaradan göründüğü gibi değil...5 yıldan beri beni hiçbir Milletvekili hiçbir İl Başkanı herhangi bir konu hakkında görüşmeye çağırmadı, kimse bana sohbet gelmedi, hiç kimse beni ziyaret etmedi. Zaten bütün sıkıntının temeli budur.Bu vatandaşla da esnafla da olmuyor.AK Parti böyle bir başka parti olmuş. Parti rayından çıkmış, tren gidiyor ama nereye gidiyor? İl Kongreleri buna bir dur demenin zamanıdır. Bunu da AK Parti Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan son toplantıda İl Kongreleriyle buna bir dur demenin zamanıdır işaretini,mesajını vermiştir, alan da almıştır.”dedi.
25.Dönem AK Parti Edirne Milletvekili Şemsettin Emir;“Milletimiz Ak parti kongrelerinde İkna edilmişlerle değil,İnanmışlarla yüründüğünün İşaret fişeğini görmek istiyor.
25.Dönem AK Parti Edirne Milletvekili Şemsettin Emir yaklaşan il kongreler öncesi yaptığı durum değerlendirmesinde, “Bu kongre süreci AK Parti için 2023, 2053, 2071 hedefleri noktasından baktığımız zaman bir milat olacak. Çünkü AK Parti kuruluşundan itibaren zaten kimsesizlerin kimi, sessizlerin sesi, gariplerin yoldaşı olmuştur. . .Genel manada milletin sesi olarak kurulan bir siyasi hareket. Gücünü milletten aldı ve parti kurulduğu andan itibaren ilk seçimde iktidara geldi. Ancak şu anda izlediğimiz kadarıyla;Milletimiz Ak parti kongrelerinde İkna edilmişlerle değil,İnanmışlarla yüründüğünün İşaret fişeğini görmek istiyor.
Emir; “Bu kongre süreci AK Parti için 2023, 2053, 2071 hedefleri noktasından baktığımız zaman bir milatır.”
AK Parti’nin kongre süreci başladı. Önce belde kongreleri akabinde ilçe kongreleri yapılacak. Ufak illerde yapılan ilçe kongreleri oldu. İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerde ilçe kongreleri henüz yapılmadı. Bütün bunlara rağmen AK Parti büyükşehirlerden başlamak üzere kongrelerini başlattı. Şu anda gördüğüm kadarıyla ilk etapta 30 büyükşehir kongresini yapacak. 30 büyükşehre de Cumhurbaşkanımız, AK Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan katılacak. Bu kongre süreci AK Parti için 2023, 2053, 2071 hedefleri noktasından baktığımız zaman bir milat olacak. Çünkü AK Parti kuruluşundan itibaren zaten kimsesizlerin kimi, sessizlerin sesi, gariplerin yoldaşı olmuştur. Genel manada milletin sesi olarak kurulan bir siyasi hareket. Gücünü milletten aldı ve parti kurulduğu andan itibaren ilk seçimde iktidara geldi. Dolayısıyla AK Parti kuruluş aşamasına baktığımız zaman belki Ankara’da kuruldu ama taşrada bütün tabelalarını millet astı.
Emir;“Şu anda izlediğimiz kadarıyla eğer bir siyasi hareket umut olmaya devam ediyorsa tekrar iktidar şansı vardır.”
Millet binasını buldu. Yukarıdakilere sadece prosedürü tamamlamak kaldı. Çıkış noktası millet menşeili olan Ankara’nın sisli, puslu koridorlarında kurulmayan AK Parti bugün geldiğimiz noktaya milletin umudu olarak gelmiştir. Şu anda izlediğimiz kadarıyla eğer bir siyasi hareket umut olmaya devam ediyorsa tekrar iktidar şansı vardır. Son anketlere baktığımız zaman AK Parti yine birinci parti gözüküyor. Oyları 32-35 mesafesinde gözüküyor. Türkiye’de eğer iktidar zafiyete uğramışsa iktidara gelecek olan siyasi hareketin ana muhalefet partisi olması gerekiyor. Ama yine anketlere baktığımızda ana muhalefet partisinin de oylarının düştüğü görülüyor. Peki yeni kurulan ve kurulacak siyasi partilerin anketlerdeki oy oranı ne? Onlar da %1-2 civarlarında seyrediyor.
Emir;“Kararsızlar ve ben sandığa gitmem diyenler Türkiye’nin ikinci partisi konumunda”
Bu tablo neyi gösteriyor? Anketin en aşağısına baktığımız zaman şöyle bir şey görüyoruz. İnsanların %7,5’i ‘Ben sandığa gitmem, protesto ediyorum’ diyor. %12,5’i de ‘Kararsızım’ diyor. Bunları topladığımız zaman Türkiye’de aşağı yukarı %22 civarında kararsızım veya sandığa gitmem diyen bir parti var. Bu parti de şu anda Türkiye’nin ikinci partisi konumunda. Ana muhalefet partisi ikinci değil AK Parti’den sonra gelen parti kararsızlardan oluşuyor.
Emir;“Türkiye’yi bu süreçten kim çıkarabilir? Sorusunun cevabı anketlere göre Recep Tayyip Erdoğandır”
Başka bir ankette şöyle bir tablo var. Türkiye’nin ve dünyanın geçtiği bu sıkıntılı süreçte Türkiye’yi bu süreçten kim çıkarabilir? Yine oraya bakıyoruz. %32 civarında Recep Tayyip Erdoğan çıkıyor. Bütün muhalefet partilerinin bir araya gelmesiyle anca %31 civarında oluyor. Bütün bunlar ne anlatıyor? Millet AK Parti’den umudunu kesmemiştir. İşaret budur...Millet diyor ki ‘Pandemiden Türkiye’yi yara almadan çıkarabilecek siyasi hareket AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’dır.’ Anketlerde de göründüğü gibi AK Parti bir umut olmaya devam ediyor. Ancak İl kongrelerine geldiğimiz zaman ortaya çıkan tablo maalesef bu durumu desteklemiyor!
Emir;“AK Parti, Türkiye’de bir hikaye yazarak iktidar oldu. AK Parti’nin bir hikayesi vardı.”
AK Parti, çevrenin merkeze taşınma hikayesi vardı. Ezilenlerin nefes alma hikayesi, sessiz yığınların sesini duyurma hikayesi vardı. Fakir fukaraya sahip çıkılma hikayesi vardı. Milletle buluşma hikayesi vardı. Sürekli millete dayanan bir siyasi davranış içerisinde olma hikayesi vardı.
Millete sırtını dönen bir AK Parti değil, milletle kucaklaşan, tokalaşan, konuşurken gözünün içine bakan, onların sıkıntılarını dinleyen bir AK Parti vardı ve ilk seçimde iktidara geldi.
Ancak şimdi gördüğümüz tablo bu mu diye sorarsanız, gördüğümüz tablo bu değil. Zaten bu olmadığı da anket sonuçlarından belli. Bence siyasette genel geçer bir kaide var. Adam yerine konmak diye bir şey var. Eğer sen İl Başkanı olarak Milletvekili olarak Belediye Meclis Üyesi olarak ya da AK Parti’nin yönetimlerinde bulunan ve AK Parti’yi o bulunduğun yerde temsil eden bir şahıs olarak milletin telefonuna çıkmıyorsan, daha sonra dönmüyorsan, herhangi bir sıkıntısını ilettiği zaman ben bu işlere bakmıyorum diyorsan, beni sık sık aramayın diyorsan burada milletle olan bağ kopmuştur demektir.
Zaten bu kopuşun göstergesi anketlerde net olarak görünüyor. O zaman AK Parti kongrelerinde yapılacak iş ne? Tekrar milletle olan o bağı kuvvetlendirecek herkese elini uzatabilecek, gönlünü açabilecek yeni bir ruh, vizyon, heyecan getirebilecek dertli insanların derdine merhem olabilecek, kimsesizlerin kimi olabilecek, gece gündüz 24 saat sosyal medyadan değil ,birebir her haneyle her esnafla her, basın mensubuyla oturup konuşacak, dertlerini dinleyecek. O derdi ya hafifletecek ya giderecek ya da giderme için gayret gösterecek. Millet de bunu görecek. Yoksa körler sağırlar birbiri ağırlar. O, onu ziyaret etti. Bu, bunu ziyaret etti. Şuraya gittik. Bütün bunlar fotoğraflarda, sosyal medyalarda.
Emir;'Vatandaş,ben 24 saat il başkanına ulaşabilmeliyim.AK Parti İl Başkanının telefonu 24 saat açık olmalı.”diyor
Vatandaş şunu söylüyor. Benim derdim olduğu zaman ben derdimi anlatmalıyım. Bu derdim de belediyede meclis üyesi vasıtasıyla çözülmeli. Köyde oturuyorum. Derdimi il genel meclisi üyesine anlatmalıyım. İl genel meclisi üyesi de o problemi çözmek için en azından gayret ettiğini görmeliyim. Ben 24 saat il başkanına ulaşabilmeliyim. 24 saat telefonu açık olmalı. Ulaşamazsam beni sonra arayaca k bir il başkanı olmalı. Ben bunları böyle istiyorum diye söylemiyorum.Eğer bunları konuşuyorsak bir yerde arıza var. Bu arıza dalga dalga sokakta kartopu gibi büyüyor.
Bu gün milletten kopmuş bir AK Parti var.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ‘Kibirli olunmayacak. Herkesle istişare olacak. O şehirde daha önce AK Parti’de görev alan arkadaşlarımız ziyaret edilecek. Onların kırılan kalpleri varsa kalpler tamir edilecek. Birlik olacak. Kardeş olacağız.’ Diyor...Şimdi Edirne’de böyle bir tablo mu var? Böyle bir tablo yok. Fabrika ayarlarına dönülmesi gerekiyor. O ruhun tekrar gelmesi gerekiyor. AK Parti olarak bir uyanışa ihtiyacımız var. Şu anda bir dirilişe ihtiyacımız var. Göz göze gelmeye ihtiyacımız var. Önce kendi evimizin içerisinde birlik, beraberliği test edeceğiz ki daha sonra komşuyla irtibat kuracaksın. Genel Başkan’ın azmi sadece televizyonda söylemde kalıyor. Geçen günkü il başkanları toplantısında dikkatimi çekti. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan; “Kibirli olmayın, insanlara tepeden bakmayın, herkesin kapısını çalın.” Diyor, 81 ilin il başkanı orada alkış tufanı yaptı. İyi güzel de bana söylemiyor ki onu. İl başkanlarına söylüyor bunu. Yapmayanlar da karşısında oturuyorlar. Ne yapılması gerekiyor? AK Parti’nin sırtından geçinenlerle yollarımız ayırmak gerekiyor. AK Parti’ye güç veren ve partiyi sırtında taşıyabilecek yeni bir ruha ihtiyaç var. Dertli insanlara ihtiyaç var. Dertli insanları dinleyecek, yaralarına merhem olacak insanlara ihtiyaç var. Eğer bu kongrede bu konuştuklarım giderilemezse bu konuştuğum şeyler hayata geçemiyorsa o zaman 2023, 2053, 2071’i hiç kimse konuşmasın. İş aslına, AK Parti’nin kuruluş felsefesine dönecek. Bunun adına dava deniyor. Davadan AK Partililere bahsettiğin zaman ne davası diyor.”
BU GÜNE KADAR AK PARTİDEN SİZİ GELİP ZİYARETEDEN OLDU MU?
“Ben 41 yıldır siyasetin içerisindeyim. Hatta lise yıllarımdan itibaren Gençlik Hareketi ile akabinde Milli Selamet Partisi, Refah Partisi, AK Parti çizgisi içerisinden gelen bir adamım. Bu çizginin mihenk taşı dostluk, kardeşlik ve vefadır. 5 yıldan beri beni hiçbir Milletvekili hiçbir İl Başkanı herhangi bir konu hakkında görüşmeye çağırmadı, kimse bana sohbet gelmedi, hiç kimse beni ziyaret etmedi. Zaten bütün sıkıntının temeli budur. Bu vatandaşla da esnafla da olmuyor. AK Parti böyle bir başka parti olmuş. Parti rayından çıkmış, tren gidiyor ama nereye gidiyor? İl Kongreleri buna bir dur demenin zamanıdır. Bunu da AK Parti Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan son toplantıda İl Kongreleriyle buna bir dur demenin zamanıdır işaretini,mesajını vermiştir, alan da almıştır.”