14250,93%0,15
42,81% 0,03
50,24% 0,19
6073,51% 1,71
9644,38% 0,00
CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL’İN EDİRNE MİTİNGİ
HAMZA YASA: YAZI-YORUM
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Avrupa Sosyalist Partisi (PES) Liderler Toplantısı’ndan dönüşünün ardından, Edirne mitinginden bir gün önce ilimize geldi. Kendisi için tahsis edilen otelde odasına yerleşti ve edindiğim bilgilere göre, yoğun geçen PES toplantısı sonrası dinlenmeye çekildi. Ertesi gün programda yer aldığı söylenen toplu açılışlar yapılmadı. Bunun yerine eski belediye binasını ve CHP İl Başkanlığını ziyaret etti. Saat geldiğinde ise, Edirnelilerin alışık olduğu bir dakiklikle, tam zamanında otobüsün üzerine çıktı ve miting başladı.
Miting alanı; Edirne merkezden, ilçelerden, çevre il ve ilçe teşkilatlarından gelenlerle doldurulmuştu.
Kalabalık vardı; bunu inkâr etmek mümkün değil. Ancak bu kalabalığın kimlerden oluştuğu, en az sayısı kadar önemliydi.
Miting öncesi gençlerin Çilingirler Çarşısı’ndan sloganlarla miting alanına dönüşü, günün en coşkulu anlarından biriydi.
Emekliler ise miting alanında sessiz ama kararlı duruşlarıyla, pankartlarıyla ön sıralarda yerlerini çiftçilerden önce almışlardı.
Sadece meydan değil, Postane’den Çilingirler Çarşısı’na çıkan ara sokaklar da neredeyse tamamen doluydu.
Saraçlar Caddesi’ndeki iş yerlerinin ikinci ve üçüncü katlarından mitingi izleyenler vardı. Hatta kulislerde, bu izleyiciler arasında yeniden CHP’ye dönen Muharrem İnce’nin de olduğu konuşuldu. Şehir bunu konuştu; not düşmek gerekir.
Buraya kadar tabloyu anlattım.
Şimdi gelelim Özgür Özel’in kürsüden verdiği mesajlara ve benim gözümden öne çıkan başlıklara.
“Meriç Serhat Hattıdır” – Sınır ve Darbe Vurgusu
Özel’in konuşmasında Edirne’ye özgü en güçlü vurgu sınır meselesiydi. Meriç Nehri üzerinden yaptığı benzetmelerle, 15 Temmuz sonrası yaşananları hatırlattı.
“Edirne’nin sınırı Edirne’nin evlatlarına emanettir” sözleri, meydanda en çok alkış alan cümleler arasındaydı.
Selimiye Camii ve “Muhafazakârlık” Eleştirisi
Selimiye Camii’nin ana kubbe restorasyonu, konuşmanın dikkat çeken başlıklarından biriydi. Özel, süreci “beceriksizlik ve kötü niyet” olarak tanımladı. Bu bölüm, sadece siyasi değil; kültürel ve vicdani bir eleştiri de içeriyordu.
Çiftçi, Çeltik ve TMO
Trakya’nın ve özellikle İpsala’nın çeltik üreticisi kürsüden anıldı. Kuraklık, sulama altyapısı ve Toprak Mahsulleri Ofisi’nin piyasaya müdahale etmemesi sert sözlerle eleştirildi.
Ancak şunu da not düşmek gerekir:
Edirne’deki çiftçi kitlesinin mitinge ilgisi, anlatılan sorunların ağırlığına rağmen sınırlıydı.
İşçi, Esnaf ve Hayat Pahalılığı
Mitingde en güçlü karşılık bulan başlık buydu.
İşçinin durumu, esnafın ayakta kalma mücadelesi, alım gücündeki düşüş… Altın hesabı, mazot–buğday kıyaslaması ve Edirne tava ciğeri üzerinden yapılan örnekler, kalabalığın dikkatini topladı.
Emekli Gerçeği
Emekliler sadece alanda pankart taşımadı; konuşmanın merkezindeydi. Maaşların altın karşısındaki erimesi, meydanda sessiz ama derin bir karşılık buldu.
Polisler ve Uzman Çavuşlar Detayı
Gözden kaçmaması gereken bir başka başlık da polislerin ve uzman çavuşların askerlik borçlanmasıyla ilgili yaşadığı sıkıntılar oldu. Bu konu mitingin manşeti olmadı belki ama meydanda dikkatle dinlenen bölümlerden biriydi.
Bu miting Edirne için neydi?
Bir gövde gösterisi miydi? Kısmen.
Bir örgüt mitingi miydi? Büyük ölçüde evet.
Tüm Edirne’yi kapsayan bir ikna toplantısı mıydı? Henüz değil.
Ama şurası net:Edirne o gün bir miting izledi,bir siyaset dili gördü ve kendisine anlatılanları not etti.
Bir gazeteciye espriyle karışık sitem…
Ben konuşmanın bu bölümünü bizzat duymadım; söyleyenlerin yalancısıyım. Ancak CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, bir yerel gazeteciyi kastederek sitemle karışık bir espri yaptığı, “Gerçi bizi burada eleştiren bir gazetecimiz var” mealinde bir ifade kullandığı kulağıma geldi.
Buraya not düşmek gerekir.
Evet, dediysemiz doğrudur Sayın Genel Başkan; Edirne’de bu konuda kalemi sivri, olaylara Işık seren bir gazeteci vardır.