KORKMADAN, SUSMADAN, YAZMAYA DEVAM: ÇALIŞAN GAZETECİLERİN SESSİZ ÇIĞLIĞI
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü: Nedir, Neden Kutlanır?
Bilen var, bilmeyen var. Bütün yıl milletten, devletten, malından, mülkünden, mevkisinden aldıkları güçle aba altından sopa gösterenlerin, yılda bir gün methiyeler düzüp kutladığı bir gün: Çalışan Gazeteciler Günü.
Bu günün kökeni, 212 sayılı Fikir İşçileri Kanunu'nun 10 Ocak 1961'de Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmesine dayanıyor. O dönemden bu yana, gazetecilik mesleğinin onurunu kutlamak için bir vesile oldu. Ancak köprünün altından çok sular aktı.
KORKU İKLİMİNDE GAZETECİLİK
Bugün geldiğimiz noktada, asgari ücretle geçinmeye çalışan, sendikalaşma talepleri işverenin işten atma tehdidiyle karşılık bulan gazeteciler, "haber yapma korkusu" ile mesleklerini sürdürmeye çalışıyor.
Üstelik habere konu olan suçluların değil, haberi yapan gazetecilerin yargılandığı bir dönemden geçiyoruz. Haberlere erişim engelleri, artık haber yapmaya çalışan gazetecilere yönelik engellemelere dönüştü. Belgelerle ortaya koyduğumuz yolsuzluk haberlerinde, yolsuzluğu değil, haberimizdeki "sözde hakaretleri" yargılayan bir sistemle mücadele ediyoruz.
Hakikatin Peşinde Bir Meslek
Yapanın yaptığından korkmadığı, utanmadığı bir yerdeyiz. Ama ben, yapanın yaptığı yanına kar kalmasın diye, tarihe not düşmek adına yazmaya, haber yapmaya korkmadan ve utanmadan devam edeceğim.
Gazetecilik etiği ve onuru adına, sadece işini yaptığı için hiçbir gazetecinin yargılanmadığı, işten çıkarılma korkusu yaşamadığı ve geçim sıkıntısıyla boğuşmadığı,özgürce sendikalı olabildiği demokratik bir çalışma ortamına en kısa sürede kavuşmayı diliyorum.
Çalışan Gazeteciler Günü kutlu olsun!